Bugün Batıya baktığımızda uluslararası bir statüsü var gibi gözüken, bütün kurumlar Gazze’de İsrail’in uyguladığı vahşete sessiz kalıyorlar.

Bu kurumlardan en meşhur olanları bazıları AB, BMGK, İİT, G8 ve D8 gibi Dünyaya yön vermek ve hukuksuzluklara karşı kurulan bu kurumlar Gazze’de işlevsiz kaldılar.

Ayrıca bunların yanında Batı da kurulmuş olan ve uzantıları Dünyanın her tarafında örgütlenmiş ki bunların bazıları ülkemizde de bulunan ve adlarına Sivil Toplum Örgütü diyen  ( Mesela insan hakları gibi ) yapılarda Gazze’de yapılan vahşete sessiz kalmaları manidardır.

BM’lerin İsrail’in soykırıma varan saldırılarına ancak günler sonra ‘’ Savaş suçu ‘’ diyebildi. Oysa uluslararası Hukuk ilk günden beri ayaklar altına alınmıştı.

İsrail’in uluslararası hukuka uymayan uygulamalarını sözleşmeler ve antlaşmalar düzeyin bir bakalım.

HASTAHANELER BOMBALANDI. ( 4 nolu Cenevre sözleşmesi 18.madde )

İNSANİ YARDIMLAR ENGELLENDİ. ( 4 NOLU Cenevre sözleşmesi 23.madde )

ZORLA GÖÇ ETTİRME. 4 Nolu Cenevre sözleşmesi 49.madde )

TOPLU CEZALANDIRMA. 4.nolu Cenevre sözleşmesi 33.madde )

SİVİL YERLEŞİM BÖLGELERİ VURDU. ( Lahey sözleşmesi 25.madde )

DİNİ MEKÂNLAR BOMBALANDI. ( Lahey sözleşmesi 4 madde Kültürel varlıklara saygı )

FOSFOR BOMBASI KULLANILDI. ( BM konvansiyonel silahlar sözleşmesi

MÜLTECİLERİ VURDU. ( Cenevre sözleşmesi ek protokol)

Uluslararası hukuku her fırsatta savunan Haçlı Batı dünyası kendilerinden birine İsrail’in Gazze de yaptıklarının herhangi birini yapsa hemen toplantılar yaparak Dünyayı ayağa kaldırırlardı. Ama bu yapılan zulüm ve ölümler Müslümanlara yapılırsa üç maymunu oynarlar. Tarihte bunun örnekleri pek çoktur.

Sırtlarını  Haçlı Batı dünyasına dayayanların bu günleri unutmaması lazım.

Günün sözü: Ayıdan post, gâvurdan dost olmaz.