Bu günlerde ülkemizde yaşananlara baktığımızda geçmişte neler olmuştu. Bakmamızda fayda var.

On yıllarca kendi halkını gözünü kırpmadan infaz edebilen, her türlü çatışmayı büyütmek için toplumun hassasiyetini gece gündüz kaşıyan, insanlara nefret ve intikam duygusunu aşılayan, insanları tetikçi hale getiren, ortamı ısıtmak için operasyon düzenleyen ve kendi durumlarını devam ettirmek için hayali düşmanlar yaratan bir anlayış.

Önemli makamlarda ve ellerinde yetki olanlar suç işleme gibi bir özgürlükleri olduğuna inananlar kendisi gibi olmayanları adeta düşman gibi gösterdiler. En belirgin suçlar karşısında bile pişkince sırıttılar, halkın gözlerinin içine baka baka hem halkın paralarını çaldılar hem de halkın içine korku salarak darbeleri bir kurtuluş reçetesi gibi gösterdiler.

Yıllardır vatan toprakları üzerinde asıl büyük suçları işleyenler koltuklarında en sağlam oturanlar, en itibarlı kişiler ve onların kirli ittifaklarıydı. Ülkedeki insanları etnik köken üzerinden, mezhepçilikten, yaşam tarzından durmadan çatıştırarak Ülke insanları arasına nifak tohumları ektiler. Karşı duranları sindirmek için itibarsızlaştırmaya, yerine göre hain ilan eden, işkence eden, korkutan, gözdağı veren, fişleyen, sömüren ve kendilerini bu Ülkenin tek sahibi sanan bu elit tabaka Hukuk önünde hesap veriyor.

İsterse temyiz, isterse yeni baştan mahkeme, isterse tüm suçlular serbest bırakılsın. Türkiye Cumhuriyetinde darbe ve cuntacılığı doğal bir hak sananlar, suikast, faili meçhul, cinayet, katliam gibi işler için alt yapı oluştururken artık bunun bir suç olduğunu hatırlayacaklar.

Bugün demokrasi, hak, hukuk, özgürlük, sivilleşme ve insan hakları adına mücadele etmenin kutsallığına artık hiçbir kirli ittifak engel olamayacaktır. Şu an bile medyada, sanatçılar arasında, iş dünyasında kimi ajan provokatörler, kimisi işbirlikçi, kimi karıştırıcı güçlerin birlikteliğine rağmen ülkede yaşayan insanların büyük bir çoğunluğu ısrarla demokratik bir duruş sergiliyor, kötülerle mücadele karşısında.

Günün sözü: Gölgelerin üzerimize geldiği en zor zamanlarda bile güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk.