Ajans News Haber

H. Kamil Kadıoğlu: KURBAN KESERKEN KIBLEYE DÖNMEK ŞART MIDIR?
357 Okundu
12 Haziran 2025 - 13:51

Her ibadette olduğu gibi, kurbanda da neyin “şart” neyin “sünnet” olduğunu doğru bilmemiz gereklidir. Zira bazı meselelerde bilgi eksikliğinden kaynaklı olarak mü’minlerin ibadetine şüphe düşürülebiliyor.
Bu bağlamda bize yöneltilen bir soru da şudur: “Kurban keserken hayvan kıbleye çevrilmezse kurban geçersiz olur mu?” Bu suale, şer’i şerif ölçüleri çerçevesinde cevap vermek zaruridir.


Kurban keserken kıbleye döndürmek sünnettir, vacip veya farz değildir
Mevzuya dair önce fıkhi çerçeveyi netleştirmeliyiz. Hanefi mezhebi başta olmak üzere alimlerin çoğunluğunu göre , kurban kesilirken hayvanın kıbleye yönlendirilmesi sünnettir. Yani, yapılması faziletli, edebe muvafık ve müstehaptır. Ancak bu uygulama, kurbanın sıhhatini etkileyen bir rükün veya şart değildir.
Nitekim İmam Serahsi Hazretleri , el mebsut adlı eserinde hayvanın kıbleye döndürülmesini mendub olarak zikrederken İmam nevevi hazretleri de şafii fıkhında benzer ifadeler kullanmıştır. Dolayısıyla kıbleye döndürülmemiş olması, kurbanın geçerliliğine zarar vermez.
Resûlullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), kurban keserken hem kendisi kıbleye yönelmiş hem de hayvanın kıbleye doğru yatırılmasını emretmiştir. Ancak bu, bağlayıcı değil, tavsiye niteliğinde bir uygulamadır. Çünkü asıl olan, kurban kesiminde yerine getirilmesi gereken temel şartlardır:
Hayvanı kesecek kimsenin, akıl ve temyiz gücüne sahip, Müslüman veya Ehl-i kitap olması gerekir. Putperest, ateşperest, ateist ve mürtedlerin kestikleri hayvanların eti yenmez.
Ehl-i kitap olduğu bilinen kimse kesim yaparken Allah’tan başkasının adını anmamalıdır. Zira âyette Allah’tan başkası adına kesilmemesi şartı getirilmiştir (Bakara Suresi, 2/173)
Kesim yapan kimsenin ergenlik çağına gelmiş olması şart değildir. Mümeyyiz olan kişinin kestiği de helaldir.


Bu şartlar yerine geldikten sonra, hayvanın kıbleye dönüp dönmediği kurbanın geçerliliğini etkilemez.
Dinimiz, mükellefleri zorlamak için değil, onları terbiye ve inşa etmek için gönderilmiştir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de “Allah size dinde bir zorluk kılmadı” (Hac Suresi 78. Ayet) buyurulmuştur. Kurbanın Kıbleye dönmemiş olması, hele ki bu bir ihmal veya zorunluluktan kaynaklanıyorsa, kişinin kurbanının kabul edilmemesi için bir gerekçe teşkil etmez. Aksi halde verilen hüküm dinî yükümlülüklerde halk arasında korkuya, vesveseye ve nihayetinde ibadetten uzaklaşmaya sebep olur.


Netice olarak:
Kurban kesilirken hayvanın kıbleye döndürülmesi sünnettir. Bu yapılmadığında kurban geçersiz olmaz. Mühim olan, besmeleyle ve şer’i usule riayet ederek kesimin gerçekleştirilmesidir. Müslümanlar, birbirlerinin ibadetine şüphe düşürecek katı yorumlardan sakınmalı, kolaylaştırıcı ve öğretici bir dil kullanmalıdır.


Rabbim tüm kardeşlerimizin ibadetlerini kabul buyursun. Bayramlar vesile olsun; hem teslimiyetimizi hem de birbirimize olan merhametimizi artırsın.

Hüseyin Kamil Kadıoğlu
(İlahiyatçı – Müderris)

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.