Diyarbakır’da Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı öncülüğünde başlatılan yeni dönem mesleki eğitim kursları, 7’den 70’e yüzlerce yurttaşa kapılarını açtı. Tekstilden taş işlemeciliğine kadar geniş bir yelpazede verilen eğitimler, bir yandan istihdama katkı sunarken diğer yandan unutulmaya yüz tutmuş meslekleri yeniden canlandırıyor.

Yerel yönetimlerin yurttaşların mesleki becerilerini artırmaya yönelik hamleleri sürüyor. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürlüğü’ne (DİSMEK) bağlı Göletli Park ve Sümerpark merkezlerinde yeni dönem eğitim startını verdi. Hafta içi her gün devam edecek ve 3 ay sürecek olan eğitimlere, yaşları 16 ile 65 arasında değişen toplam 274 kursiyer katılım sağlıyor.

Geniş Eğitim Yelpazesi:

Müzikten Taş İşlemeciliğineYurttaşların yoğun ilgi gösterdiği kurslarda eğitim yelpazesi oldukça geniş tutuldu. Alanında uzman eğitmenler eşliğinde; kuaförlük, cilt bakımı, moda tasarımı ve tekstil gibi istihdama doğrudan kapı aralayan alanların yanı sıra; taş işlemeciliği, hasır sepet örücülüğü, ahşap oyuncak yapımı ve keçeden dolgu oyuncak yapımı gibi el sanatları atölyeleri de faaliyet gösteriyor.

Ayrıca üniversiteye hazırlık, resim, ses ve bağlama eğitimleri de gençlerin ve sanatseverlerin hizmetine sunuluyor.”Amacımız İstihdam ve Sosyal Gelişim”Çalışmaların kapsamına ilişkin bilgi veren Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürü Serap Çapraz, hedeflerinin 15 yaş üstü bireylere mesleki yetkinlik kazandırmak olduğunu vurguladı. Özellikle kadınların ve gençlerin bu hizmetlerden faydalanmasını önemsediklerini belirten Çapraz, “Kurslarımızda yürüttüğümüz çalışmalarla kişilerin hem sosyal becerilerini artırmayı hem de dolaylı yoldan istihdama katılmalarını hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Geleneksel Sanatlar Geleceğe Taşınıyor

Eğitimlerin en dikkat çeken yönlerinden biri de kültürel mirasın korunması misyonu. Çapraz, özellikle taş işleme ve hasır-sepet atölyeleri aracılığıyla, günümüzde unutulmaya yüz tutmuş geleneksel mesleklerin yeniden yaşatılması için özel bir çaba sarf ettiklerinin altını çizdi.Kursiyerler İçin Hem Okul Hem TerapiKurslara katılan yurttaşlar, merkezlerin sadece bir eğitim alanı değil, aynı zamanda birer sosyalleşme ve rehabilitasyon merkezi olduğunu dile getiriyor.

Merkeze hem hobi amaçlı hem de meslek edinmek için geldiğini belirten kursiyer Esmanur Tanla, “Burada sepet çalışmaları yapıp el becerilerimizi geliştiriyor, unutulmaya yüz tutmuş sanat eserlerini günümüze aktarıyoruz. Aynı zamanda kuaförlük kursuna da geliyorum. Kendimi geliştirmek için en doğru adresteyim” dedi.

Öğrenmenin Sınırı Yok

Modelistlik kursiyeri Cemile Çetinkaya ise eğitimin kalitesine dikkat çekti. Daha önce de birçok kursa katıldığını belirten Çetinkaya, “Giyim benim kendi alanım ancak öğrenmenin sınırı yok. Burada işin teorisini öğreniyor, kalıp çıkarıp dikim yapabiliyoruz. Eğitmenlerimiz ve sınıf ortamımız bize çok şey katıyor” şeklinde konuştu.Emeklilikte İkinci Bahar: “Psikolojik Olarak İyi Hissettiriyor”Kursların ileri yaş grubundaki katılımcılar üzerindeki olumlu etkisi de dikkat çekiyor. Emekliliğin ardından evde oturmak yerine üretime katılmayı seçen Ümit Özmen, duygularını şu sözlerle paylaştı:”

40 yıl önce işlediğim bir nakışı burada değerlendirme fırsatı buldum. Hocamız bize kalıp çıkarmayı öğretti. Evde oturunca kendimi iyi hissetmiyorum ama burada dikişe odaklanınca psikolojik olarak çok daha iyi hissediyorum.”

Haber: Cihat TOPRAK