PKK yöneticilerinden Besê Hozat,DEM Parti milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan’ın 28 Aralık’ta Öcalan ile yaptıkları görüşmeyi örgüte yakın TV’ye değerlendirdi.
Hozat, ”Önder Apo, eğer devlet samimi yaklaşırsa, hükümet samimi yaklaşırsa, çözüm iradesini ortaya koyarsa, kendisinin de buna büyük katkı sunacağını, o güçte olduğunu, teorik ve pratik güçte olduğunu, bu konuda rolünü oynayacağını çok net biçimde ifade ediyor.
Şu anda Büyük Ortadoğu Projesi uygulanmaya çalışılıyor kapitalist hegemonik güçler tarafından. Bu anlamda İsrail’in güvenliği esas alınarak, İsrail’in bölgedeki gücünü güvenceye alma temelinde bu plan ve proje yürütülüyor. Bu anlamda Suriye’deki gelişmelerden de görüyoruz, Türkiye de bu plan içerisine dahil edilmiş durumdadır. Hem mezhep savaşı hem çok ciddi etnik savaşın Türkiye’ye çok ciddi yansımaları olacak.
Bu açıklamalar, bu yaklaşımlar bir taktik midir? Bir özel savaş mıdır? Yoksa mevcut tehlikeyi Devlet Bahçeli de biraz fark ediyor, ön almaya mı çalışıyor? Bu anlamda Önderliğimizin ifadesiyle AKP-MHP iktidarı yeni bir paradigma mı geliştirdi? Bunun üzerinden mi bu söylemler gelişiyor? Bu tehlikeli planı, bölge üzerinde yürütülen bu konsepti hegemononik uluslar arası güçlerin bu konseptini, planını fark etme temelinde yeni geliştirdikleri paradigmamıdır.
Bu görüşmeden yola çıkarak, bir çözüm sürecinden, bir barış sürecinden söz etmek çok mümkün değil. Bunun gerçekten turnusol kağıdı, İmralı’ya yaklaşımdır. Önder Apo’ya yaklaşımdır. İmralı’da halen tecrit ve işkence koşulları devam ediyor. Kürt halkı üzerindeki soykırım saldırıları durmuş değildir. Dolayısıyla bu sürecin adını biz bir çözüm ve barış süreci koyamayız. Bunu pratik gösterecek. Bu anlamda ciddi pratik adımlar atmadan, bu sürecin adı konulamaz. Şu anda bu tartışmalara da bir tanım getirilemez.”